Entonasyon nedir sorusuna verilmiş beylik yanıtlara kısaca göz gezdirip yolculuğumuza aşağılara doğru devam edelim:
Seslerin konuşma sırasında alçalıp yükselme farklarından dolayı meydana gelen perdelenmeye denir.
Farklı ses renkleri kullanarak konuşmayı daha güzel hale getirmek mümkündür. konuşma sırasında tek düzelik dinleyiciyi bir süre sonra sıkacaktır. bu yüzden entonasyonun önemi büyüktür.
Konuşurken sese verilen ton.
Bir müzisyenin sesi yönlendirme ve tonlama becerisidir. İngilizce "intonation" sözcüğüne dayanmaktadır.
Entonasyon bozukluğu enstrümanların vermesi gereken sesleri veremediği anlamına gelmektedir. Boş tellerde akordu yapılmış bir gitarın veya bağlamanın perdelerine basıldığında doğru sesi vermemesi bu duruma örnek gösterilebilir.
İnsan seslerindeki yanlış tonlama, kayma ve bozulmalara ise tondan aşağı kayma detone, tondan yukarı kayma sürtone denilmektedir. Bozuk entonasyon ve detone, sürtone bir arada olabilir.
Entonasyon, genel itibariyle ses ile ilintili açıklamalar verilmiş durumda. İnsanlarda ya da enstrümanlarda beklenen sesin ve tonlamanın oluşmaması, kayması, bozulması şeklinde tanımlanmış.
Aslında belki en kadim sorunun sesten ayrışmış bir hali gibi durmuyor mu?:
Olman gerektiğini hissettiğin gibi olamamak
Yaşamında his ve anlam alışverişinde ton kaymaları yaşamak
Duygusal gel-git'ler yüzünden perdelenmeye uğramak
Yaşam tonunun doğru gelmemesi
Kakafoni içerisinde yaşam tonunun ne olması gerektiğini artık duyamamak
Yeni bir kavram katmak gibi bir kaygım yok aslında, entonasyon kavramı buraya tam oturdu gibi hissettim. Yapılması gerekeni tanımlayan çok kavram ve yaklaşım var; "iş-yaşam dengesi kurmak", "pozitif düşünmek", "görselleştirmek", "diğerkam olmak", "şükür etmek" vb gibi. Ancak içinde bulunduğumuz durumu tam olarak karşılayan ve dolayısıyla sorunumuzun tanımı ile belki ben net olarak karşılaştığımı hissetmedim.
Manevi Entonasyon!
-Nasılsın?
-Manevi entonasyon içerisindeyim.
Çok güzel tanımlamıyor mu?
"İyiyim ya da kötüyüm diyebilmem için neyin iyi ya da kötü olduğunu tanımlayabileceğim koşullar içerisinde olmam gerekirdi, oysa yeni konumlandırılmış tanımlarda bunlara yer yok, yeni tanımlarda bana ait bir iz yok, sanki el koydukları enstrümanlarla sahneye çıkmaya hazırlanan ve hiç müzik bilgisi de olmayan bir grup içerisinde aşina olmadığım bir enstrüman elime tutuşturulmuş da bir kaç dakika içerisinde perde açılacakmış gibiyim, 'ne işim var benim burada' diye biri bağırıyor kafamda, bir başkası ona: 'nerede olacaktın ya' diye soruyor, yanıtsız bırakıyor ilk ses o soruyu..." demenin özet bir yolu gibi sanki: Manevi Entonasyon.